DenemelerGündem

Nefes Almayı Unutma!

Hayat, fırtınanın geçmesini beklemekle ilgili değildir; yağmurda dans etmeyi öğrenmekle ilgilidir.

Vivian Greene

Ocak ayında Çin’in Wuhan kentinde başlayan ve tüm dünyaya yayılan COVID-19 Pandemisi ile zor günler geçirmekteyiz. Durum söz konusu birçok tartışmalar ve sorunlar yeniden gündeme geldi. İçinde bulunduğumuz küresel salgın bireylerin yaşamlarını tehdit eden ve sıkıntı verici nitelikte bulunan bir travma olarak tanımlanmaktadır. Bireyler bu dönemde hastalığa yakalanma korkusu, belirsizlik durumları, çevresine bulaşma ihtimali düşüncesi gibi kendi içsel sürecinde oluşturduğu birçok değerlendirme ile optimal kaygı düzeyinden yoğun bir kaygı düzeyine geçmektedirler. Durumların yanında kişilerin özgürlüklerinin kısıtlanması veya sevdiklerinden ayrı kalma durumu dramatik etkiler oluşturmaktadır. Karantina-izolasyon sürecinde yapılan gözlemlere göre, başlarda daha çok akut stres bozukluğu ortaya çıkarken ilerleyen dönemlerinde izole süresi uzadıkça kişilerde depresyon, akut stres bozukluğu, travma sonrası stres bozuklukları, yaygın anksiyete bozukluğu, panik bozukluk, somatik belirti bozuklukları ve diğer duygudurum bozukluklarının yanında psikoz görülmüştür. Ayrıca bireylerin kendini iyileştirme eğilimi olarak alkol, madde ve ilaç kullanımına yönelmeleri olası görülmüştür (1*).

Unutmayın, herhangi bir şey için mükemmel zaman yoktur. Sadece şimdi vardır.

Jack Canfield

An’ın İçinde

En son ne zaman kendinizi bu kadar dinleyebildiğiniz bir vakit buldunuz?

Peki ya ne zaman özgürlüğe hem bu kadar yakın hem de bu kadar kısıtlı yaklaştınız?

Ne zaman normalin aslında kendi normalinizin dışında olduğunu fark ettiniz?

Sizce de nefes alma sırası gelmedi mi? Olduğunuz yerde rahat bir pozisyon alın, gözlerinizi kapatın ve tüm bedeniniz de aldığınız nefesi hissedin! Çünkü gergin ve stresli olduğunuz anlarda nefes bedenimizin göğüs bölgesine sıkışır ve orada dolaşır. Sakinleşmek için nefesi bedenimizin diğer alanlarına da göndermek gerekir. Sizi bu dönemde gerçekten motive eden şey ne idi? Psikolojik açıdan iyi oluş düzeyimizi arttırmak için şunları yapmaya ne dersiniz?

Neler Yapabiliriz?

  • Öncelikle bilinçli farkındalık düzeyimizi arttırarak başlayabiliriz. Bu sayede ruhsal sağlığımızın yerinde olmasını, ilişki doyumunun yüksek olmasını ve sorunlarla etkili şekilde başa çıkabilmemizi sağlayacaktır. Bilinçli farkındalığın , iyi oluşla ilişkisinin yüksek olduğu araştırmalarla kanıtlanmıştır (2*).
  • Yoga veya meditasyon yapabilir ve bu sayede hem fiziksel hemde ruhsal sağlığınızın dengede kalmasına yardımcı olabilirsiniz. Yoga için; Down Dog veya Yoga for beginners, meditasyon için ise Meditopia uygulamalarını önerebilirim.
  • Kitap okuyabilir ve kişisel gelişiminizi destekleyebilirsiniz.
  • Dizi (After life, HIYM , In Treatment, You, Friends) film izleyebilir ve müzik dinleyebilirsiniz. Örneğin IMDb top 250’ye göz gezdirebilirsiniz.
  • Sanatla ilgilenebilir, yeni hobiler edinebilir ve çarpıcı yönlerinize keşifte bulunabilirsiniz. Origami, puzzle yapabilir ve tuval çizebilirsiniz.
  • Çevrenizle iletişiminizi arttırmak adına sosyal ağlardan görüşmeler yapabilir veya birlikte dizi/film izleyebilir (Netflix Party/Discorddan ekran paylaşabilirsiniz), müze vb. yerleri gezerek aktif süreçlerde bulunabilir veya oyunlar (Gartico, Business Tour vb.) oynayabilirsiniz.

Aceleniz varsa, yavaşlayın. Derin bir nefes alıp iyice yavaşlayın ki zaman genişlesin.

Stephen K. Levine

Kaynaklar:

  1. Kaya, B. (2020). Pandeminin ruh sağlığına etkileri. Klinik Psikiyatri , 123-124.
  2. Deniz, E. M., Erus, M. S., & Büyükcebeci, A. (2017). Bilinçli farkındalık ile psikolojik iyi oluş ilişkisinde duygusal zekanın aracılık rolü. Türk Psikolojik Danışma Ve Rehberlik Dergisi , 17-31.

Okuduğunuz içerik sevgiyle oluşturulmuştur ❤️

2 Yorum

  1. Enes Dalabasmaz dedi ki:

    Bu zorlu günlerde içimizi ısıtan bir yazı olmuş. Emeğinize sağlık.

  2. Elif Can dedi ki:

    Akıcı ve hoş bir anlatım , yazılarının devamını dilerim..

Başa dön tuşu