Gelişim Psikolojisi

Gelişim Nedir? Hangi Faktörler Gelişimi Etkiler?

Gelişim döllenmeden başlayarak insan yaşamının sonuna kadar devam eden, süreklilik ve değişimleri içeren bir süreçtir. Gelişim; olgunlaşma, büyüme ve öğrenmenin karşılıklı etkileşimi sayesinde meydana gelir. Bu süreçte organizma bedensel, bilişsel, duygusal ve sosyal yönlerden değişir ve gelişir. Bireyde niteliksel ve niceliksel değişimler görülebilir. Nitel değişimler, yaşam boyu devam ederler. Nicel değişimler ise boy, kilo gibi daha sayısal değişimlerdir.

Gelişim, büyümede görüldüğü gibi sadece niceliksel ve verisel değişiklikleri içermez. Ayrıca herkesin gelişimi bireysel farklılıklar gösterir.

Gelişimi Etkileyen Faktörler Nelerdir?

Gelişimi birçok faktör etkileyebilir. Bunlar: Kalıtım, aile, çevre, hormonlar, kültür gibi faktörlerdir.

Kalıtımın Etkisi

Kalıtım, bireye genler yoluyla geçen bazı beceri ve özelliklerdir. İnsan bedenindeki her bir hücrede 23 çift halinde 46 kromozom bulunur. Bu kromozomlar, kişinin göz-saç-ten rengi, zekası, boyu gibi kişisel özelliklerini belirler. Ve genetik bilgileri taşırlar (Bee & Boyd, 2009). Cinsiyeti kromozomlar belirler. 23. çiftteki kromozomların ikisi de (anne ve babadan gelen) X ise bireyin cinsiyeti dişidir. Kromozomların biri X diğeri Y olduğunda ise bireyin cinsiyeti erkek olur (Cüceloğlu, 1991). Kalıtım hem zihinsel hem de fiziksel anlamda insanlarda değişiklik yaratabilir ve gelişimi önemli ölçüde etkiler (1*). Genetik biliminde genotip kalıtım yoluyla geçen özellikleri, fenotip ise genotip ile çevrenin etkileşiminin sonucunu ifade etmektedir (Steinberg & Belsky, 1991). Bir çocuk yüksek düzey IQ düzeyine sahip olsa bile hamilelik dönemindeki sorunlar (alkol, sigara vs.) çocuğun sinir sitemine zarar verebilir ve çocukta zeka geriliğine sebep olabilir.

Ailenin Etkisi

Aile, insan yaşamında en önemli yere sahip olan bir yapıdır. Bebek gözlerini dünyaya açar açmaz ailesiyle beraberdir (bazı ihmaller dışında). Ebeveynler bebekliğin ilk yıllarında ona sevgi göstermelidirler çünkü bu durum bebekte güven duygusu yaratır (1*). Ayrıca, bebeklik döneminde bebekleri anne sütü ile beslemek motor ve mental gelişimleri açısından çok önemli bir faktördür (2*). Ailenin her bir üyesi diğer üyeleri etkiler. Çocuğun anne babasına, anne babanın da çocuğa karşı tutumları oldukça kritik bir olgudur. Çünkü iletişim yapıcı da olabilir yıkıcı da.

Ayrıca ailede annenin veya babanın sigara/alkol kullanması çocuk gelişiminde olumsuz sonuçlar yaratır. Özellikle hamilelik döneminde annenin kesinlikle sigara/ alkol kullanmaması gerekmektedir.

Çocuğun yetiştirilme tarzı da oldukça önemlidir. Çocuk bakımı konusunda ebeveynler bilgi almalı ve hazır hale gelmelidirler. Çocuk soru sorduğunda cevap vermek ve onu dikkatle dinlemek çocuk gelişimi için olumlu yönde etkiler yaratır. Çünkü çocuğa zaman ayırmak ve onun önemli olduğunu çocuğa hissettirmek iletişimi de güçlendirir.

Aile yapısı çocuk gelişimini etkileyen bir diğer faktördür. Geniş ailelerde doğup büyüyen çocukların hayatları çekirdek ailedeki hayata göre farklı olabilmektedir. Çünkü çocuk sayısının fazla olduğu ailelerde, çocukların entelektüel becerilerinin daha az çocuklu ailelerdeki çocuklara göre daha yavaş geliştiği görülmektedir (3*). Çocukların doğuş sırası da gelişimi etkileyen bir durumdur. Çünkü genelde ilk çocuklardan çok şey beklenirken son çocuklar evin her zaman küçüğü olarak kalır. İlk çocuklar son çocuklara göre daha olgun olabilirler. Tabii burada olasılıktan bahsetmekteyiz. Ailelere göre bu durum değişkenlik gösterebilir.

Çevrenin Etkisi

Çevresel faktörleri doğum öncesi, doğum sırası ve doğum sonrası olmak üzere 3 farklı alanda incelenir:

Doğum Öncesi Çevre:

Doğum öncesi çok kritik bir dönemdir. Annenin sağlığı, yaşadığı ortam, kullandığı ilaçlar, beslenme şekli, duygu durumları, çevresiyle ilişkileri, eşiyle ilişkisi, işi vb. çocuğun gelişimini etkilemektedir. Annenin radyasyona maruz kalması, sigara, madde veya alkol kullanması, geçirdiği hastalıklar, strese maruz kalması bebeğin gelişimini olumsuz etkiler. Bu olumsuzluklar arasında zihinsel gerilik, hiperaktivite, yetersiz motor gelişimi vb. etkiler görülebilir. Annenin yaşı da tabii ki çok önemlidir. 35 yaş üstü annelerin hamilelikleri diğer annelere göre daha çok risk faktörü taşıyabilmektedir.

Doğum Sırasında Çevre:

Doğum esnası annenin ve bebeğin hayatı için oldukça önemlidir. Çünkü bazı problemlerle karşılaşılabilir: Bebeğin oksijensiz kalması, kordon dolanması, beynin hasar görmesi (anoksi), erken doğum vb. (Bee & Boyd, 2009; Kaplan, 1993).

Doğum Sonrası Çevre:

Doğum sonrası çevre aslında bebeğin ilerde bütün hayatını sürekli biçimde etkileyecektir. Aile, arkadaş çevresi, okul, öğretmenler, iş hayatı bireyi olumlu veya olumsuz yönde etkilemektedir. Okul çocuğun hemen hemen ilk toplumsallaştığı alandır. Bu sebepten dolayı çocuğun okuldaki vaktini nasıl geçirdiğini, neler yaptığını, kimlerle tanıştığını çocuğa sormak ve çocukla sohbet etmek gerekir. Böylece çocukla ebeveyn arasındaki bağ da güçlenmiş olacaktır.

Hormonlar

Gelişim üzerinde biyolojik bir etkisi bulunan faktörde hormonlardır. Hormonlar iç salgı bezleri tarafından salgılanırlar. Hormonlar kana doğrudan karışmakta ve böylece iç organlara ve merkezi sinir sisteminin belirli bölgelerine gitmektedirler (3*). Hormonlar büyüme, gelişme ve üremeyi sağlayan önemli faktörlerdir.

Hipofiz Bezi

Etki alanı geniş olduğundan dolayı iç salgı bezlerinin orkestra şefi olarak bilinirler. Hipofiz bezinden salgılanan hormonların içinde büyüme hormonu da vardır. Hormon az salgılanırsa cücelik oluşabilir ama eğer çok salgılanıyorsa da akromegali (vücüdün belli yerlerinde orantısız büyüme) görülebilir.

Tiroid Bezi

Tiroksin hormonu salgılar. Tiroksin hormonu vücut metabolizmasını düzenler. Eğer fazla miktarda salgılanırsa “hipertiroidizm” meydana gelir ve gerginlik, heyecanlanma, kalp atış hızının artması, tükürük salgısının azalması gibi belirtiler ortaya çıkar (Cüceloğlu. 1991). Tiroksin hormonu az salgılanırsa “hipotiroidizm” oluşur . Tiroksin hormonunun azlığı, bedensel ve zihinsel gelişimin yavaşlamasına, aşırı kilo almaya, yorgunluğa/cansızlığa ,unutkanlık ve depresifliğe neden olur.

Paratiroid Bezleri

Tiroid bezlerinin arkasında bulunur. Kandaki fosfor ve kalsiyum dengesini düzenleyerek kemiklerin gelişimini, kas ve sinir sisteminin çalışmasını sağlar.

Böbrek Üstü Bezleri

“Adrenaller” olarak bilinirler. Böbreklerin üstünde yer aldığından dolayı böbrek üstü bez olarak adlandırılmıştır. Bu bezlerin iç kısmı adrenalin, dış kısmı ise kortizol adında bir hormon salgılar. Kortizol hormonu, karaciğerdeki depolanmış şekerin serbest bırakılmasını sağlar ve böylece vücut enerjisi artmış olur. Adrenalin hormonu ise stres ve şok durumlarında beynimizi uyarır ve tepkide bulunmamızı sağlar. Ayrıca adrenalin hormonu, kan basıncını ve ter dengesini ayarlar. Aşırı heyecan, korku gibi durumlarda kanda adrenalin miktarı artmaktadır.

Timüs Bezi

Timüs bezi büyüme ve gelişmede etkilidir. Aynı zamanda bağışıklık sisteminin merkezi sayılabilir. Zamanla küçülüp kaybolur. Eğer küçülüp kaybolmazsa bireyde ilerde cinsel sapkınlıklara sebep olabilir.

Eşey Bezleri (Gonadlar)

Eşey bezleri ergenlik dönemine girdikten sonra faaliyet gösterirler. Bu bezler psikolojik yapıyı etkiler. Hipofiz bezine bağlı olarak çalışırlar. Kadınlarda östrojen ve progesteron hormonlarını salgılarlar. Östrojen hormonu, dişiye özgü vücut yapısını meydana getirir ve kadınlarda her ay adet görmenin başlamasını sağlarlar. Progesteron hormonu ise kadının vücudunu hamileliğe hazırlama işlevine sahiptir. Erkeklerde ise testesteron hormonu salgılarlar. Testesteron hormonu; sakal çıkmasına, sesin kalınlaşmasına vb. neden olur. Östrojen ve testesteron hormonları her iki cinste de görülmektedir. Hangisi daha baskınsa kişide o cinsiyetin özellikleri daha fazla görülür. Böylece kişi hormonlarına göre davranabilme eğilimi içerisine girer.

Çocuk yetiştirirken gururunuzu, egonuzu ve narsisizminizi bir kenara bırakın. Ruhunuzun o yönlerinden çocuğunuza tepki vermeniz, onun en büyük korkularını oluşturur.

Henry Cloud

Kaynakça:

  1. http://www.psikolojiportali.com/gelisimi-etkileyen-faktorler/
  2. http://dergipark.gov.tr/download/article-file/98662
  3. Gelişim Psikolojisi, Ergin & Köseoğlu, Kasım 2017, Nobel

Okuduğunuz içerik sevgiyle oluşturulmuştur ❤️

Başa dön tuşu