Doğum Sonrası Beslenme
Emzirme dönemi annenin ve bebeğin hem duygusal hem de fiziksel olarak bağ kurdukları oldukça hassas bir süreçtir. Anne ve bebeğin geçirdiği adaptasyon sürecini hızlandıran bu dönemde annenin beslenmesi bebeğin fiziksel ve ruhsal gelişimini doğrudan etkileyecek öneme sahiptir. Bu dönemde beslenmenin anne sütü miktarı ve yararlılığına direkt etkilerini biliyoruz. Peki, bu süreçte beslenmede nasıl değişiklikler yapılmalıdır?
Emzirme döneminde annenin enerji ihtiyacı gebelik dönemi öncesinde ve gebelik esnasında olduğundan daha yüksektir. Bu dönemde beslenmenize özen göstermeli, her besin grubundan yeterli ve dengeli beslenerek kendi sağlığınıza ve bebeğinizin gelişimine destek vermelisiniz.
Düşük Kalorili Diyetlerden Uzak Durun
Emzirme döneminde kalorisi düşük diyetler yapılmamalıdır. Kilo verme süreci süt verme süreci ile paralel ilerler ve emzirme süresi boyunca günde 400-500 kalori arası bir kayıp oluşur. Bu dönemde yapılan düşük kalorili diyetler süt miktarını azaltarak bebeğinizin yeterli besin alımına engel olmaktadır. Günlük 1800 kalorinin altına düşmemek anne ve bebek sağlığı için oldukça önemlidir.
Şekerli ve Kalorisi Yüksek Gıdaların Tüketimi
Emzirme döneminde en sık yapılan hatalardan biri çok fazla şekerli ve kalorisi yüksek gıda tüketmektir. Yaygın inanışın aksine şekerli gıdaların çok fazla tüketilmesi sütünüzü arttırmaz. Bunun yerine şeker ihtiyacınızı meyvelerden karşılayabilirsiniz. Emziren kadınların günde 4-5 porsiyon meyve tüketmesi önerilir. Ara öğünlerinizi meyve ile desteklemeniz hem enerji ihtiyacınızı destekler hem de şeker ihtiyacınızı karşılayarak tatlı atakları yaşamanızın önüne geçer. Meyvelerinizi tüketirken yanında 1 bardak süt, ayran veya su içtiğiniz takdirde vücudunuza aldığınız şekeri dengeleyerek ihtiyacınız olan su miktarını tamamlamış olursunuz.
Bunun yanı sıra emzirme döneminde iştahınız artabilir ve bu oldukça doğal bir süreçtir. Fakat bilinçsizce ve yüksek miktarda tüketeceğiniz besinler sütünüzün miktarını artırmak için doğru bir yöntem değildir. Lohusalık döneminde çok fazla besin tüketmek kilo almanıza sebep olacaktır. Bunun yerine bilinçli ve her besin grubundan yiyecekleri öğününüze dahil etmek sağlıklı bir emzirme süreci geçirmeniz için oldukça faydalıdır.
Emzirme Döneminde Karbonhidrat Alımı
Öğünlerde kompleks karbonhidratların alımı yeterli beslenmenin tamamlanması açısından oldukça önemlidir. Tam buğday unundan yapılmış ekmek tüketimi uzun süre tokluk verir. Pirinç yerine bulgur veya kepekli makarna tercih ederek kompleks karbonhidrat ihtiyacınızı karşılayabilirsiniz. Hamur işi, tatlı ve paketli gıdaların sıklıkla tüketilmesi kan şekerinizi çok çabuk yükselterek daha çabuk acıkmanıza ve günlük ihtiyacınız olan kalorinin üstüne çıkarak kilo almanıza sebep olacaktır. Bu gıdalardan mümkün olduğunca uzak durarak daha sağlıklı alternatiflere yönelmek süt kalitenizi artırarak bebeğinizin gelişimine katkı sağlar.
Her Besin Grubundan Tüketmeye Dikkat Edin
Yeşil yapraklı sebzeler lif ve folik asit bakımından zengindir. Kalsiyum, demir ve proteinden zengin balık veya kırmızı eti beslenmenize dahil ederek hem kendi sağlığınız hem de bebeğinizin sağlığı için gerekli mineralleri vücudunuza alırsınız. Bu da süt miktarının ve kalitesinin artması ve sağlıklı bir emzirme süreci için oldukça önemlidir.
Emziren Annelere Gaz Yapan Yiyecekler
Bebeklerde ilk 4 ay sıklıkla gaz problemi görülür. Annenin tükettiği besinlerin bebeklerin sindirim sistemini doğrudan etkilediği görülmüştür. Bebeğinizi gözlemleyerek onda gaz problemleri yaratan besinleri diyetinizden çıkardığınız takdirde bu sorunu minimuma indirebilirsiniz. Bebeklerde görülen gaz problemi aşağıdaki yiyeceklerden uzak durduğunuz takdirde sorun olmaktan çıkacaktır:
- Süt Ürünleri
- Çiğ Sebze ve Meyveler
- Tahıl ve Baklagiller
- Gazlı İçecekler
- Baharatlı Yemekler: Özellikle acı biber gibi acı baharatlar gaz oluşumuna ve anne sütünün tadının değişmesine sebep olabilir.
Emzirme Döneminde Sıvı Tüketimi
Bu dönemde yeterli sıvı alımı en az beslenmeniz kadar önemlidir. Bebeğinizi emzirdikten hemen sonra kaybettiğiniz sıvıyı takviye ederek su kaybının önüne geçmek asla atlanmaması gereken adımlardan biridir. Doğru miktarlarda sıvı tüketimi süt miktarı ve kalitesini artıracaktır. Günlük alınan su miktarı 3 litrenin altına düşmemelidir. Sıvı tüketimini su ile sınırlandırmak yerine süt, yoğurt, ayran ve meyve kompostoları öğünlerinize dahil ederek sıvı tüketimini keyifli hale getirebilirsiniz. Bu süreçte içilen kahve miktarı da 3 fincandan fazla olmamalıdır.
Okuduğunuz içerik sevgiyle oluşturulmuştur ❤️
