Psikolojik Rahatsızlıklar

Bir Yok Olma Düzlemi: Anoreksiya

Anoreksiya, Mental Bozuklukların Tanısal ve Sayımsal El Kitabı (DSM-5) (2013)’na göre yeme bozuklukları arasında yer alan bir bozukluktur. Anoreksiyada kişi açlık içindedir (Davison, Neale, & Kring 2004). Anoreksiyada özne ölene dek yemek yemeyi reddeder (Gherovici, 2011). Diğer bir deyişle, anoreksiyada kişi kendini ölüme götüren bir süreç içindedir.

Lacan, (1963) çocuğun sütten kesilme döneminde anne memesini reddetmesinin anoreksiyanın ilk biçimi olduğunu ifade eder. Sütten kesme psişik bir travmadır ve bunun etkilerinden biri de anoreksiyadır (Lacan, 1938). Sütten kesilmenin etkisiyle ölüme yönelen psişe kendini şiddet içermeyen ve oral nitelikli intihar türlerinden olan anoreksiyada kendini gösterir (Lacan, 1938). Özne kendini ölüme terk ederek anne imagosunu tekrar bulmaya çalışır (Lacan, 1938). Anoreksiyada çocuğun yediği şey aslında hiçbir şeydir (Lacan, 1973/1998). Özne kendisinin kayboluşunu ötekindeki bir eksiklik olarak kurgular (Lacan, 1973/1998). Ebeveyninin arzu nesnesinin kendisinin kayboluşu olduğunu kurgular (Lacan, 1973/1998). Beni kaybedebilir mi sorusunu sorar ve bunu da yapmasının bir yolu anoreksiyadan geçer (Lacan, 1973/1998).

Lacancı teoride anoreksiya arzu ve arzunun reddedilişi ile bağlantılıdır (Gherovici, 2011). Özne aç olmasına rağmen beslenmeye izin vermez (Lacan, 1961). Anoreksik özneye göre ötekinin arzusu eksikliktir ve anoreksik özne kendini ötekinden bu şekilde ayırmaya çalışır (Gherovici, 2011).

Anoreksiyada şu ifadeyi görmek olasıdır “hayatımın tehlikede olduğunu biliyorum ama bir insan yemek yememekle ölmez (Terzi, 2006). Burada anoreksik kişinin yemek yemeyi reddedişi ve öznenin kayboluşu görülebilir. “Zayıf olmak hoşuma gidiyor” (Terzi, 2006) ifadesi de aslında bu kayboluş sürecinin getirdiği zevk ile ilişkilidir. Bu zevk aşağıdaki ifadelerde de görülebilmektedir:

“Etrafımdakilerin güzelsin demelerinden daha çok, zayıfsın demelerini istiyordum. Zayıflamışsın ne kadar kötü olmuşsun, çirkinleşmişsin dediklerinde hoşuma gidiyordu. Hala gidiyor. Bu kiloda olmaktan memnunum. Görünümümün insanlara garip geldiğinin farkındayım ama zayıf olmak hoşuma gidiyor” (Terzi, 2006).

“Çevremdeki herkes bendeki değişimi fark ediyordu. Zayıflamışsın, çok güzel olmuş diyorlardı. Bu benim için zayıf olduğum sürece güzel ve güvende olmak anlamına geliyordu. Tartıdaki rakamlar düştükçe ne kadar zayıf olursam o kadar iyi diye düşünüyordum. Benim derdim insanlara güzel gözükmek değildi tartıdaki rakamları düşük görmekten mutlu oluyordum. Ben kimseye özenmemiştim dış görünüşümün berbat olduğunun, kemiklerimin gözüktüğünün farkındaydım ama umurumda değildi, kilo vermek beni rahatlatıyordu. Hayatımda kontrol edemediğim birçok şey varken kilo alıp vermek benim elimdeydi” (Sayar, 2015).

Anoreksik kişinin ölümün kıyılarında geziyor oluşu ve kayboluşun peşinden gidiyor oluşu dikkat çeken bir noktadır. Ama kişi kayboluşunun peşinde olduğundan ölüm tehlikesi ona gerçekçi gözükmemektedir. Bu ifadelerde anoreksik özne kendi kendine intihar ettiği bir süreç içindedir. Yemek yemeyi reddederek ölüm tehlikesi pahasına bu süreci sürdürmektedir.

Sober House https://ecosoberhouse.com/ – recovery with addiction treatment programs.

“Hayatımın tehlikede olduğunu, ölebileceğimi biliyorum. Doktorlar, benim gibi hastaların fotoğraflarını gösterip, öldüklerini söyledi. Doğru söylediklerini biliyorum ama inanmak istemiyorum. Bir insan hastalıktan ya da kaza sonucu ölür ancak. Yemek yememekle ölmez diye düşünüyorum” (Terzi, 2006).

Anoreksiyada dikkat çeken bir diğer nokta da öznenin kayboluşuna dair soru sormasıdır. Bu kaybolma süreciyle ötekine bir mesaj vermeye çalışmaktadır. Burada kişi erkek arkadaşıyla yaşadığı ayrılık sürecinden sonra yememeye başladığını ifade etmektedir. Yani kendisinin eksik olmasının ne anlama geldiğini bulmaya çalışmaktadır.

“Erkek arkadaşım beni terk edince kendimi yararsız ve yemek yemeyi bile hak etmeyen biri olarak görmeye başlamıştım. Benim hastalığımın zayıflık takıntısıyla ilgisi yoktu, duygularımla ilişkiliydi. Kendimi değersiz hissediyordum. Yemeyerek kendimi cezalandırıyordum” (Döndaş, 2014).

Görüldüğü üzere anoreksiya kişinin kendini yok olmaya götürdüğü bir süreçtir. Yemek yemeyi reddetmesi ve kendi eksikliğine dair sorusunu anoreksiya üzerinden sorması anoreksiyanın dikkat çeken özellikleridir. Kişinin beslenmeye izin vermiyor oluşu önemli noktalardan biridir. Bu noktalar Lacancı teori açısından bakıldığında anlaşılır gözükmektedir. Öznenin kendini neden bu şekilde kurguladığı ve konumlandırdığı sorusu yine öznede cevap bulabilecektir.


Kaynakça:

  1. American Psychiatric Association. (2013). Diagnostic and statistical manual of mental disorders (5. basım). Washington DC: American Psychiatric Publishing
  2. Davison, G. C., Neale, J. M., Kring, A. M. (2004). Abnormal psychology (9. basım). New York: John Wiley
  3. Döndaş, İ. (2014, Eylül 14). Emma Woolf: 10 yıl aç kalıp kendime ceza verdim. Star. http://www.star.com.tr/pazar/10-yil-ac-kalip-kendime-ceza-verdim-haber-939642/’ den alıntılanmıştır.
  4. Gherovici, P. (2011). Bulimia: between phobia and addiction, Y. G. Baldwin, K. Malone, & Svolos (Ed.), Lacan and Addiction : An Anthology içinde (s. 93-110). London: KarnacnBooks
  5. Lacan, J. (1938). Family complexes in the formation of the individual, A. de Monzie (Ed.). (C. Gallagher, Çev. ). http://www.lacaninireland.com ‘den alıntılanmıştır.
  6. Lacan, J. (1961). Transference 1960-1961. (C. Gallagher, Çev. ), The Seminar of Jacques Lacan Book VIII. ). http://www.lacaninireland.com ‘den alıntılanmıştır.
  7. Lacan, J. (1963). Anxiety 1962-1963. (C. Gallagher, Çev. ), The Seminar of Jacques Lacan Book X. http://www.lacaninireland.com ‘den alıntılanmıştır.
  8. Lacan, J. (1998). The four fundamental concepts of psychoanalysis (A. Sheridan, Çev.). J. Miller (Ed.), The Seminar of Jacques Lacan: Book XI içinde New York:
  9. W.W. Norton & Company. (Orjinal basım yılı 1973) Sayar, E. (2015, Eylül 30). Anoreksiya ve mükemmel olmak. Evrensel. https://www.evrensel.net/haber/261704/anoreksiya-ve-mukemmel-olmak’ denalıntılanmıştır.
  10. Terzi, Ş. (2006, Ağustos, 27). Bir yudum çay içsem bardağı bırakıp tartılırım tükürsem bu kezde kaç kilo verdim diye koşarım. Hürriyet Kelebek. http://www.hurriyet.com.tr/kelebek/bir-yudum-cay-icsem-bardagi-birakip-tartilirim-tukursem-bu-kez-de-kac-kilo-verdim-diye-kosarim-4984913’den alıntılanmıştır.

Okuduğunuz içerik sevgiyle oluşturulmuştur ❤️

Başa dön tuşu